Çanakkale Destanı, Emperyalizme Karşı Kuşanılan Kılıcın Adıdır
Milli Mücadeleye ilham kaynağı olan Çanakkale Zaferi, vatan müdafaasının her türlü olumsuzluğa, düşmanın donanım ve sayı bakımından daha üstün şartlarda olmasına rağmen hiçbir yeise kapılmadan yazılmış bir destandır.
İstiklal Şairimiz Mehmet Akif,
“Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhîd’i...
Bedr’in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi...” dizelerinde şanını yücelttiği ecdadımızın; yayılmacılığa, barbarlığa ve emperyalizme karşı kuşandığı kılıcın hakkını vermektedir.
Milletimizin ve İslam ümmetinin, batılı sermayedarlara ve köle efendilerine namusunu çiğnetmemek için verdiği mücadele sonuç vermiş, hak ile batılın mücadelesinde batıl, boğazın soğuk suları altında kaybolmaya yüz tutmuştur.
Çanakkale ruhu, milletimizin bağımsızlığı yolunda engellerin tümünü aşacağının bir müjdesidir.
Çanakkale Muharebesi’nde şehit düşmüş ecdadımızı yad ederken, bizlere miras kalan şanlı tarihimize sahip çıkmalı, istiklalimiz ve istikbalimiz için mücadele vermekten asla geri durmamalıyız.
Kanlarıyla vatanımızı sulayan şehitlerimize olan borcumuzu ancak onların değer dünyalarını kendimize yol haritası yaparak ödeyebileceğimizi idrak edebilmeliyiz. Bu bilinçten hareketle bir asır evvel olduğu gibi bugün de ateş sarmalına mahkûm edilmeye çalışılan aziz vatanımızın her bir karışını, birlik ve dirliğimizi korumalı bu uğurda çalışmalıyız.
Çanakkale Zaferi'nin 105. yıl dönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Gününde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve hakkın rahmetine kavuşmuş gazilerimizi sonsuz saygı ve minnetle anıyoruz.