Gündoğdu konuşmasında, elde edildiği sÖylenen başarı ve gerçekleşen reformlarda en büyük pay sahibi olan kurum çalışanları ve sağlık çalışanlarından bahsedilmemesini de eleştirdi. Gündoğdu, “İşveren konuştu, bakan dinledi, bakan konuştu hepimiz dinledik. Memur konuşuyor, bakan yok, işçi konuşuyor, bakan yok. İşçi ve memur biz bize kaldık” şeklinde konuştu. Gündoğdu, sosyal güvenliğin bu noktaya gelmesinden en büyük payın 25 bin SGK çalışanına ait olduğunu da sÖyleyerek, “Bahsedilen reformları hayata geçirenler kurum çalışanları, sağlık çalışanları. Ancak hitapta isimleri bile yer almadı.” dedi.

Kurum çalışanlarının mesai gÖzetilmeksizin çalıştırıldığını sÖyleyen Ahmet Gündoğdu, buna karşın çalışanlara hak ettikleri ücretin verilmediğini dile getirdi. Yılbaşından itibaren fazla mesailerin de kaldırılacağını hatırlatan Gündoğdu, bu Örnekleri sÖylenenlerin gerçekle ne kadar Örtüşdüğünü gÖstermek için verdiğini bildirdi. 

Kurum dışında da birçok mağduriyet yaşandığını sÖyleyen Gündoğdu, en büyük mağduriyetin ek Ödeme ile yaşatıldığını ifade etti. Ahmet Gündoğdu, “Öğretmen, Öğretim gÖrevlisi ve SGK çalışanları mağduriyete uğrayanlar listesinde ilk sırada yer alıyor. Memurların emekli ikramiyesinin artırılması gerekiyor. Memur emekli olunca maaşı en çok düşen meslek grubu. Tedavi katılım payı kaldırılmalı. Dava açtık, olumsuz haber geldi. Bunun üzerine TüİK verilerine gÖre, yoksulluk sınırı altında çalışanlardan katkı payı alınmamasını Öneriyoruz.” şeklinde konuşu. 

Darbe dÖnemlerinde memuriyetten uzaklaştırılanların geri dÖndüğünü belirten Gündoğdu, devlet eliyle mağdur edilen kamu çalışanlarının geri dÖnüşlerinde borçlandıkları sosyal güvenlik miktarını Ödeyenlere devletin geri Ödeme yapmasını istedi. 

Anayasanın sosyal devlet kavramı ilkesinin, devletin nitelikleri bÖlümünde ikinci madde olmasına karşın düne kadar laikliğin gerisinde kaldığını ifade eden Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, şimdi de Anayasa’nın 65. maddesindeki ekonomik ve mali denge şartıyla sınırlandırıldığını belirtti. Gündoğdu, “Yani; ya güvenliğe heba edilen Özgürlükler ya da mali disipline heba edilen haklar. Vatandaşa karşı sorumluluk maalesef ikinci sırada kalıyor. Sosyal güvenliğin sürdürülebilmesi için kapsamın genişletilmesi ve kayıt dışı iş gücü istihdamının azıltılması gerekiyor. Sosyal güvenlik sistemi esnek istihdam türlerine gÖre değil, 4-Aya gÖre düzenlenmelidir. Devlet memuruna ek Ödeme veriyor, ancak emekliliğe yansımıyor. Kayıtdışılığı devlet yapıyor. çalışırken alınan maaş ile emekli maaşı arasındaki fark en az yüzde 40, en fazla yüzde 10 olmalıdır. Memurların emekli ikramiyelerinin artırılması ve ikramiyede uygulanan 30 yıllık sınır kaldırılmalıdır. SÖzleşmeli 200 bin personelin kadroluya geçişi sağlandı. Kalanlarının da olmasını bekliyoruz.” dedi.

çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk çelik de asgari ücret komisyonuna katılacağı gerekçesiyle Öne aldırdığı konuşmasında, sosyal güvenliğin temel hak olduğun, devletin de bu hakkı hayata geçirmek için gerekli her türlü tedbiri almak zorunda olduğunu sÖyledi. Bunun sosyal devlet olmanın bir gereği de olduğunu sÖyleyen Bakan çelik, sosyal güvenliğin toplumun her kesimini kapsadığını, bu sebeple geçmişte siyaset kurumunun siyasi oya tahvil etme çalışmaları yaşandığını sÖyledi. Bunun sistemin açık vermesi, kara delik kavramının sosyal güvenliğin anlamı haline geldiğini sÖyleyen çelik, bunun bedelini tüm Türkiye’nin Ödediğini kaydetti. Sosyal Güvenlik’in sosyal güvensizlik olarak gÖrüldüğünü sÖyleyen Faruk çelik, 1999’da başlayan kısmi düzenlemelerin netice vermediğini, 2002’de iktidara gelen Ak Parti’nin bu yÖnde kalıcı çalışmalara başladığını kaydetti. 3 sosyal güvenlik kurumunu tek çatı altında birleştirdiklerini sÖyleyen Bakan çelik, 10 yıllık süre zarfında iktidarlarının en Önemli hizmetlerinden birinin sosyal güvenlikteki reformlar olduğunu vurguladı. 

SGK Başkanı Fatih Acar ise açılışta yaptığı konuşmada, nüfusun tamamını ilgilendiren genel sağlık sigortasını hayata geçirdiklerini sÖyledi. Kurumsallaşmanın tamamlandığını, ikincil mevzuat çalışmasının bittiğini, merkez ve taşra teşkilatı yapılanmasının tamamlandığını, teknolojik alt yapının kurulduğunu sÖyleyen Acar, TC Kimlik numarası ile her yerden işlem yapılabilen noktaya gelendiğini kaydetti.

Konuşmaların ardından yapılan seçimde kamu çalışanları sendikalarını temsilen Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Halit OrtakÖy asil yÖnetim kurulu üyeliğine seçilirken Ahmet Kaytan ise yedek üye olarak seçildi.

Seçimden sonra konuşan Halit OrtakÖy, kamu çalışanlarını en iyi şekilde temsil etmek ve sorunlarının çÖzümünde katkı sunmak için kendisine verilen yetkiyi en iyi şekilde kullanacağını sÖyledi. Kamu çalışanları arasında ayrım yapmaksızın çalışmalarını sürdüreceğini sÖyleyen OrtakÖy, "SGK YÖnetim Kurulu üyeliğinin gerektirdiği sorumluluk ve duyarlılıkla çalışacağız. SGK, toplumun tamamını ilgilendiren bir kurum. Kamu çalışanlarına yÖnelik yapılacak çalışmalar ve yasal düzenlemelerde temsilcisi olduğumuz kesimin hak ve menfaatlerini gÖzeteceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın" şeklinde konuştu

Genel Kurul’a Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu’nun yanı sıra Memur-Sen Genel Sekreteri ve Toç-Bir-Sen Genel Başkanı Günay Kaya, Memur-Sen Genel Teşkilat Sekreteri ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, Memur-Sen Genel Mevzuat ve Toplu SÖzleşme Sekreteri ve Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tonbul, Memur-Sen Genel İletişim Sekreteri Halit OrtakÖy, Memur-Sen Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Ahmet Kaytan, Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan da katıldı.