Genç Memur-Sen tarafından organize edilen "Bilge Kral Aliya İzzetbegoviçin Hayatı ve Düşüncesi" adlı konferans, Büro Memur-Sen Genel Başkanı Uğur Ünalan, Memur-Sene bağlı sendikaların genel başkanları ve genel başkan yardımcılarının katılımıyla Mehmet Akif İnan Konferans Salonunda yapıldı. Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan programın selamlama konuşmasını yapan Genç Memur-Sen Genel Başkanı Eyüp Beyhan, Aliya İzzetbegoviçin özgürlük mücadelesine dikkat çekti. Beyhan, Genç Memur-Senin bu mücadeleden ilham alan bir örgüt olduğunu, üyelerin gönül coğrafyasının sınırlarla belirlemeyeceğini belirterek, "Medeniyet dünyamızı inşa eden bilgeler, âlimler bizim değerlerimizdir. Aliya İzzetbegoviç hem bir bilge hem de bir lider olarak yol göstericimizdir. Bizler, Bir milletin asıl gücü topu, tüfeği, tankı değil, inançlı ve imanlı gençliğidir diyen merhum Necmettin Erbakan Hocamızın açtığı yolda gidiyoruz. Genç Memur-Sen olarak, medeniyet değerlerimizin derinliğinden ilham alarak, geleceğimizi planlıyoruz" diye konuştu.



ÖRNEK LİDER ALİYA
Memur-Sen Genel Başkanvekili Günay Kaya yaptığı konuşmada ise, Aliya İzzetbegoviçin büyük bir devlet, siyaset adamı olduğunu belirterek, "Memur-Senin verdiği özgürlük mücadelesi ile Aliyanın Bosnada verdiği mücadele aynı kaynaktan çıkan iki ayrı ışıktır. Aliya sadece Bosnada mücadele vermemiş, Müslümanlar için dünya genelinde mücadele vermiş büyük bir devlet adamıdır. Gençliğimiz Aliya İzzetbegoviç'i, kendine örnek almalıdır" şeklinde konuştu.



ÖZGÜRLÜK AŞIĞI BİR LİDER
Konferansta Aliya İzzetbegoviçin mücadelesini anlatan Gazeteci Yazar Bekim Muftareviç ise, Aliyanın hayatı boyunca Sırpların zulmüne karşı gelerek, mazlum Müslümanların hakkını savunduğunu söyledi. Müslümanların özgürlük mücadelesine önderlik eden Aliyanın, 1992 bağımsızlık sonrası yaşanan Sırp işgali döneminde de ülkesini kurtarabilmek için büyük çaba harcadığını dile getirdi.

"BİZ GÜNEŞİN YANINDAYDIK"
"Aliya bir güneşti ve biz o güneşin yanındaydık" diyen Muftareviç, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Aliyaya karşı bir borcum, bildiklerimi sizinle paylaşma zorunluluğum var. Aliya duruşu ve mücadelesi ile bizim gönlümüzü fetih etmiş bir liderdi. Aliyayı Aliya yapan en büyük değerlerden birisi Devlet-i Ali Osmaniyenin çocuğu olmasıdır. Herkese karşı saygılı olan, ama bilim için her türlü mücadeleyi veren bir liderdi. Türkiyeye seyahatlerinde beni şaşırtan olaylarla karşılaştım. İslam medeniyeti tasavvurunun bu topraklarda olduğunu gördüm. Aliyayı görmeden ona sahip çıkan, onun izinde giden gençler gördüm bu beni çok mutlu etti. Türkiyeye çok imreniyorum Bosnayı bizden daha çok seviyorsunuz. Aliya adaletin peşinde olan bir liderdi. Hepimiz adaletin peşinde olmalıyız."



MİLLİLİK KAVRAMINI TÜRKİYEDEN ÖĞRENDİK
Muftareviç, Aliyanın Türkiye ziyaretinde Milli görüş geleneği ile tanışarak, milli değerlere sahip çıkmanın önemini kavradığını vurguladı. Muftareviç, "Aliya Rahmetli Erbakan Hoca ile tanıştıktan sonra milli kavramını Bosnaya taşıdı. Aliya Türkiyeyi keşfettikten sonra Bosnadaki inanışımızın doğruluğunu anlamıştır. Öyle ki biz her zaman dualarımızda muhakkak Fatih Sultan Mehmeti zikrederiz. Bu bizim için önemli bir değerdir. Vatanımızın ilk kurtarıcısıdır. Bizim için Yavuz Sultan Selim han hazretleri de önemli bir değerdi. Mübarek toprakları bize kazandıran büyük bir zattır. Biz bunların ışığında hareket ediyoruz, bundan sonrada etmeliyiz" ifadelerini kullandı.

ONUN İZİNDE YOL ALIYORUZ
Muftareviç, Aliya İzzetbegoviçin Boşnak halkının sınırsız güvenine sahip olan bir lider olduğunu kaydederek, "Aliya, ilkeleri olan bir adamdı. Halkı hiç kandırmadı. Bilge kral değil, bilge bir şahıstı. Çok mütevazıydi. Kendisinden asla abartılı bahsedilmesini istememiştir. Aliya İzzetbegoviç bir ömür boyu onun elçisi Hz. Peygamber'in yeryüzündeki izlerini takip etti. Bizlerde Aliyanın izlerini takip ediyoruz" ifadelerini kullandı.