Kamu gÖrevlilerinin 2016 ve 2017 yılları mali ve Özlük haklarının belirlendiği 3üncü dÖnem toplu sÖzleşme gÖrüşmelerinin üçüncü toplantısı yapıldı. çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında yapılan toplantıda Büro, Bankacılık ve Sigortacılık Hizmet Kolundaki 57 kurumda gÖrev yapan memurları ilgilendiren teklifler gÖrüşüldü. Büro Memur-Sen Genel Başkan Vekili Mehmet Hadi Erdoğmuş ve Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Mengütaycı, çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk çelikin başkanlık ettiği Kamu İşveren Kuruluna tekliflerin hayata geçirilmesi gerektiğini anlattı. 

 

Haksız uygulamalardan kurum fazlalığı nedeniyle en fazla Büro, Bankacılık ve Sigortacılık Hizmet Kolunda gÖrev yapan memurların etkilendiğini belirten Genel Başkan Vekili Mehmet Hadi Erdoğmuş, toplu sÖzleşmeye taşıdıkları tekliflerin hizmet kolundaki memurlar için büyük Önem taşıdığını vurguladı. Hizmet kolunda yaklaşık 300 bin memurun gÖrev yaptığını belirten Erdoğmuş, tekliflerinin hayata geçirilmesinde ısrarcı olduklarının altını çizdi. Erdoğmuş, yaklaşık bir saat süren açıklamalarında bazı tekliflere dikkat çekti. 

 

2012 yılında çıkarılan 666 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile fazla mesai, ek Ödeme ve ikramiyelerin kaldırıldığını hatırlatan Erdoğmuş, kanun hükmündeki kararnameden en fazla etkilenen kurumların başında Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) geldiğini vurguladı. Kararname ile memurların maaşında ortalama 700 lira düşüş yaşandığını kaydeden Erdoğmuş, kanun hükmünde kararname ile yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi için SGK çalışanlarına sosyal güvenlik tazminatı verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Erdoğmuş, bu tazminatın en yüksek devlet memuru maaşının en az yüzde 40ı kadar olması gerektiğine dikkat çekti. 

 

Adalet Bakanlığındaki memurların hakkındaki tekliflere değinen Mehmet Hadi Erdoğmuş, Özellikle mübaşirlerin yaşadığı sıkıntılar üzerinde durdu. Mübaşirlerin, hakim tarafından verilen işleri yapma, kalem hizmetleriyle ilgili olarak verilen gÖrevleri yerine getirme, mahkemeye ait posta ve tebligat işlerini yürütme, duruşmanın düzenini sağlama gibi Önemli gÖrevler üstlendiğini belirten Erdoğmuş, mübaşirlerin yaptığı gÖrevler nedeniyle adliyelerin adeta bel kemiği olduğunu kaydetti. Mübaşirlerin yardımcı hizmet sınıfında değerlendirilmesinin adaletsizlik olduğunu vurgulayan Erdoğmuş, "Mübaşirler, her ne kadar 657 Sayılı Devlet Memurları Yasasının 36. maddesinde yardımcı hizmetler sınıfı içerisinde değerlendirilse de yaptıkları gÖrevler nedeniyle genel idari hizmetler sınıfına girmektedir. Genel idari hizmetler sınıfındaki diğer unvanlardan bir farklılığı bulunmayan mübaşirler, maalesef üvey evlat muamelesi gÖrmektedir. Mübaşirlerin genel idari hizmetler sınıfında yer almaması anayasal eşitlik, maddi ve manevi varlığın geliştirilmesi ve çalışma barışının korunması temel ilkelerine, liyakat ve kariyer ilkelerine aykırıdır. Mübaşirler, bu toplu sÖzleşmede hakları olan genel idari hizmetler sınıfına geçirilmelidir. Kanunlar nedeniyle şayet geçirilemeyeceklerse kanun çıkarılıncaya kadar genel idare hizmetlerin haklarından yararlandırılmalıdır. Bu şekilde mübaşirlerin mağduriyetleri giderilmelidir" dedi.

 

Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve Devlet Hava Meydanları İşletmesinin havacılığa katkılarından dolayı, personel giderleri olarak Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatından para aldığını ifade eden Erdoğmuş, Devlet Hava Meydanları İşletmesinin bu parayı havacılık tazminatı adı altında personeline Ödediğini ancak Meteoroloji personeline bu tazminatın verilmemesinin haksızlık olduğunu vurguladı. Erdoğmuş, "Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Meteoroloji çalışanlarının hakkı olan havacılık tazminatının çalışanlara Ödemesine izin vermiyor. 4 yıldır yapılan bu haksız uygulama, 24 saat kesintisiz hizmet veren Meteoroloji çalışanlarının moral ve motivasyonu bozmaktadır. Genel bütçeye ek bir yük getirmeyen, Meteoroloji çalışanlarının alın terinin, emeğinin karşılığı olan havacılık tazminatı mutlaka Ödenmelidir" diye konuştu.

 

Geçtiğimiz yıllarda yaklaşık 300 bin sÖzleşmeli personelin kadroya geçirildiğini hatırlatan Erdoğmuş, Dışişleri Bakanlığına bağlı olarak yurtdışında gÖrev yapan sÖzleşmeli personelin ve 4/Clilerin maalesef unutulduğunu açıkladı. Mutlaka 4/B ve 4/Clilerin kadroya geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Erdoğmuş, "Başta TüİK olmak üzere kurumlardaki 45 bine yakın 4/Cli kardeşimiz, Dışişleri Bakanlığı başta olmak üzere kurumlarda binlerce 4/Bli kardeşimiz yıllardır kadro beklemektedir. Mesai mevhumu gÖzetmeden yılın 11 ay 28 günü çalışan 4/Cli kardeşlerimize kimse geçici diyemez. Yurtdışında gÖrev yapan sÖzleşmeli memurlarımız da ülkemiz için farklı ülkelerde gÖrev yapıyor. Ancak 4/B ve 4/Cli kardeşlerimiz 4/Alıların Özlük haklarından yararlanamıyor. Kamuda ayrımcılık yapılan istihdam modellerinden artık vazgeçilmelidir. Başta TüİKdeki 4/Cliler ve Dışişleri Bakanlığındaki 4/Bliler olmak üzere tüm sÖzleşmeliler kadroya alınmalıdır" şeklinde konuştu.

 

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Emniyet Genel Müdürlüğünde (EGM) gÖrev yapan sivil memurların yeni sendikalı oldukları için ilk defa sorunlarının toplu sÖzleşmeye taşındığını belirten Erdoğmuş, sivil memurların yıllardır verilmeyen hakları olduğunu aktardı.  GÖrev yapmaya geldiğinde asker gibi, polis gibi çalıştırılan sivil memurların, hakları verilmeye geldiğinde adeta yok sayıldığına dikkat çeken Erdoğmuş, "Sivil memurların yıllardır gÖrev tanımı dahi bulunmamaktadır. Türk Silahlı Kuvvetlerindeki devlet memurları, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi ancak aynı kanunun 232. ve 233. maddeleri nedeniyle asker gibi çalıştırılmaktadır. Devlet Memurları Kanunu'nun 232 ve 233. maddeleri yürürlükten kaldırılmadır. MSB ve TSKda gÖrev yapan sivil memurlar, her bakımdan 657 Sayılı Kanuna tabi olmalıdır. Buna bağlı olarak da 211 sayılı TSK İç Hizmet Kanununun 115, 116 ve 117. maddeleri yürürlükten kaldırılmalıdır. MSB, TSK ve EGMde gÖrev yapan sivil memurlara fiili hizmet zammı mutlaka Ödenmelidir. Yıllardır hakları verilmeyen sivil memurların hakları kesinlikle verilmelidir" dedi.

 

Büro Memur-Senin teklifleri Önümüzdeki toplantılarda gÖrüşülmeye devam edecek.