BU ANAYASA ARTIK TÜRKİYE’Yİ TAŞIMIYOR
Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, Genel Başkan yardımcıları Sait İnan, İdris Maden, Murat Sipahi ile birlikte Kastamonuda bazı kurumlarda çalışan sendika üyesi müdür ve personelleri ziyaret etti. Son olarak sendikayı ziyaret eden Yazgan, yaptığı basın açıklamasında ülke yÖnetimi ve anayasa için ilginç bir benzetmede bulunarak "Referandum sürecinde yetmez ama evet kampanyası yürüttük. çünkü 12 Eylül darbesinin ürünü bu anayasa ile Türkiyenin yol alması artık mümkün değil. Tabiri caizse, araba son model ama tekerlekler, 12 Eylül darbesinden kalmadır" dedi.
BU ANAYASA ARTIK TüRKİYE’Yİ TAŞIMIYOR
Seçim sürecine girildiğini hatırlatan Yazgan, destek isteyen siyasetçilerden ise taleplerinin sivil, Özgürlükçü ve demokratik bir anayasa olacağını sÖyledi. Referandum sürecinde yürüttükleri yetmez ama evet kampanyasına da açıklık getiren Yazgan, şÖyle konuştu: "Bazı maddelerinin değişecek olması bile bir gelişmeydi.12 Eylül darbesi sonucunda oluşturulan, demokratik, sivil olmayan bu anayasanın kÖkten değiştirilmesini ve milli bir mutabakatla, sivil, demokratik yeniden bir anayasanın yapılmasını arzu ediyoruz. ülkemizde sivil anayasa olmadı. Hep olağanüstü süreçler ve darbeler sonucunda yapıldı. Bu anayasada, çalışma hayatını kapsaması ve memurlara grev hakkı verilmesi gerekiyor. Sivil bir anayasanın, Türkiyenin Önünü açacağına, ülkeyi daha iyi bir yerlere taşıyacağına inanıyoruz. Bu anayasa artık Türkiyeyi taşımıyor."
Oluşturulacak yeni anayasada grev hakkı tanıyan maddeleri de gÖrmek istediklerini anlatan Yazgan, yeni anayasa tasarısı konusunda sergilenecek tavrı şÖyle anlattı: "Konfederasyon olarak, yeni oluşacak anayasanın maddelerini tek tek gÖrüp, değerlendirilir ve oluşacak anayasanın şekline, maddelerine ve Özgürlükçü durumlarına gÖre destek veririz Sivil, demokratik bir anayasa noktasında taleplerimizi ortaya koyduk. Taleplerimizin karşılanması halinde bu anayasayı desteklemek olacak tavrımız."
MUAZZAM üYE AKIŞI VAR
Memur-Senin Türkiye genelinde üye artışı ile en büyük konfederasyonu haline dÖnüştüğünü belirten Yazgan, Büro Memur-Senin ise hedefinin yetkiye ulaşmak olduğunu açıkladı. Sendikalarına ve federasyonlarına muazzam bir üye akışı olduğunu kaydeden Yazgan, sÖzlerini şÖyle sürdürdü: "Memur-Sen Türkiye genelinde üye artışı ile birinci konfederasyon oldu. Konfederasyonumuz bu sene 500 bin üyeye ulaşacak. Konfederasyonumuz, Türkiyede en büyük, en etkili sivil toplum Örgütü haline dÖnüştü. Hedefimiz yetki. Yetkiye ulaşacağımıza eminiz. Tüm kurumlardan muazzam bir üye akışı var. Büro hizmet kolunda 30 bin üyenin üzerine çıkarak, yetkili sendika olmayı düşünüyoruz."
üCRET DENGESİZLİĞİ
Sendikanın kısa sürede bu kadar büyümesinin sebebinin ise demokratik çizgide politika üretilmesi olduğunu vurgulayan Yazgan, çizgiyi bozmadan ve hedeflerden taviz vermeden devam edeceklerini sÖyledi. Yazgan, Memur-Senin bu çizgiye yükselirken, demokratik bir tavır sergilediğini belirterek şunları sÖyledi: "Memurların ortak kimliği üzerinden sendikacılık yaparak bugünlere ulaştı. Sendikal çizgisini bozmadan kurulduğu günden bu yana bugünlere geldi. Bundan sonra da bÖyle devam edeceğiz."
Kamudaki ücret dengesizliğinden de yakınan Yazgan, sÖzlerine şÖyle devam etti: "Kamudaki ücret dengesizliği noktasında artık bu işin çivisi çıkmış durumda. Onlarca kurumda farklı maaş politikası uygulanmakta. Buna artık bir çeki düzen verilmesi hazım. İktidara gelecek partiden kamu reformunu yeniden gündeme alarak, kamudaki ücret adaletsizliğinin ve dengesizliğinin ortadan kaldırılmasını istiyoruz."
4/C TEPKİSİ
Kamudaki istihdam modellerinin artık bir standarda getirilmesini isteyen Yazgan, 4/Cli personelin de artık sendikalara üye olabildiğini sÖyledi. 4/Cli çalışanlarını bir anlamda devletin gayri resmi çalışanları olarak değerlendiren Yazgan, şÖyle konuştu: "Kadro karşılığı, sÖzleşmeli gibi çok farklı istihdam modeli vardır. Artık bunları kabul etmek mümkün değil. Tek model olması lazım oda 4/Alı kadrolu personeldir. 4/Cli kamu çalışanları sendikalara üye olma hakkını, Büro Memur-Sen, Ankara 3. İş Mahkemesine açtığı dava ile kazandı. Yargıtay tarafından bu karar onanarak, kamudaki tüm 4/Cli çalışanlar sendikalara üye olmaya başladı. Bu arkadaşlarımız, sendikal güvenceye sahip oldu. 4/Cli çalışanlar, devletin bir anlamda gayri resmi çalışanları gibi, bir tarafta 11 ay gÖrev verilip bir ay çıkış verilen, devletin yerine gÖre işçi, yerine gÖre memur muamelesi yaptığı, çalışma hayatı açısından kabul edilemez bir modeldir. Devlet, sürekli işlerini, geçici personel eli ile gÖrdürmektedir. Türkiye İstatistik Kurum Adalet Bakanlığı gibi sürekli işlerin bulunduğu kurumlarda, geçici personel eliyle hizmet yürütülmesi son derece yanlıştır. 4/C ve 4/Blilerle ilgili mücadelemiz devam edecektir."
KAMU çALIŞANLARINA çAĞRI
Yazgan, torba yasa ile elde edilen kazanımları ise şÖyle Özetledi: "Torba yasa ile ilgili de çok Önemli kazanım elde edildi. Anayasa değişikliği gündeme geldi. Toplu sÖzleşme hakkı, kamu gÖrevlilerine artık tanındı, anayasa güvencesi altına alındı. Bakanlar kurulunun yetkisindeyken zam artışları, bugün, uzlaştırma kurulunun yetkisinde artışlar belirlenecek. Sendikalar, toplu sÖzleşme tutanaklarına taraf olarak imza atacak. Toplu sÖzleşme sonuçları, bir yıl içerisinde uygulanması gereken bağlayıcı sÖzleşme metinleri olacak. Bu açıdan da Önemli."
Tüm kamu çalışanlarına çağrıda bulunan Yazgan, tüm kamu çalışanlarının sendika ve sivil toplum Örgütlerinde gÖrevden kaçmamalarını istedi. Yazgan, sendikaların, sivil toplumun vazgeçilmez unsurları olduğunu anlatarak sÖzlerini şÖyle tamamladı: "Hepimiz sendikaların olmadığı günleri hatırlayalım. Bugün birçok kazanım, kamu çalışanlarına dÖndürüldü"