"ORTAK AKIL" BU HAFTA SAMSUNDAN DARBEYE HAYIR DEDİ
Türkiye’de yaşanan demokrasi ve Özgürlük mücadelesine aktif katılım sağlamak, temel hak ve Özgürlüklerin alanını genişletmek, millet iradesini her tür vesayet ve ipotekten arındırmak, toplumdaki her tür inanç, yaşam tarzı ve eğilimleri eşit olarak hukuk güvencesine alacak yeni bir anayasa talebini diri ve canlı tutmak amacıyla; 300’ün üzerinde sivil toplum Örgütünün bir araya gelmesi ile oluşturulan Ortak Akıl Hareketi, bÖlgesel miting serisi kapsamında Malatya’dan sonra ikinci mitingini Samsun’da gerçekleştirdi. Türkiye GÖnüllü Teşekküller Vakfı, Hak-İş, Memur-Sen, MüSİAD, Mazlum-Der ve Genç Sivillerin Öncülük ettiği; Sağlık-Sen’in bÖlgedeki teşkilatlarının da aktif olarak katıldığı Samsun’daki miting alanına onbinlerce vatandaş akın etti.
Ellerinde Türk bayrakları ile Cumhuriyet Meydanında toplanan on binler, “Darbeye Hayır” derken, “daha demokratik bir Türkiye” istediklerini dile getirdi.
“Darbelere dur de! Darbeye hayır.” şeklinde slogan atan katılımcılar, “Ortak akılla çıktık yola demokrasi yolunda vermeyeceğiz mola”, “Egemenlik ne yargının ne de darbelerindir, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Hemen şimdi kesintisiz adalet. Sivil Anayasa hemen şimdi. Millî İrade Engellenemez. Aydınlık yarınlar bizim olacak. Ne tankların sesi, ne cübbelerin gÖlgesi, tek çare demokrasi.” yazılı pankartlar taşıdı.
Mitinginde konuşan Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Salim USLU, Türkiyenin gerilimle bir yere getirilemeyeceğini, yağmura gÖre tarla olan, rüzgara gÖre pozisyon alanlar olduğunu ve bunlara dikkat edilmesi gerektiğini sÖyledi.
Türkiyede son günlerde yaşanan olaylardan ciddi ders çıkartılması gerektiğini ve yaşanan süreçte Ergenekon olayının içeriğine girilmediğini belirten USLU, “Mücadeleyi mugalataya çevirerek, parti kapatmayla Ergenekonu eşleştirmeye, aynı kefeye koymaya çalışıyorlar. Oysa parti kapatma davası temelinde, gazete kupürlerinden oluşmuş, bir fikir ve ifade Özgürlüğü davasıdır. Bir velev ki davasıdır. Faraziyeler ve vehimler davasıdır. Ergenekon davası ise bir el bombası davasıdır. Hakikiliği tescil edilmiş bir cunta günlüğü davasıdır. Cinayet davasıdır. Silahlı Örgüt davasıdır.” dedi.
USLU, "Pratik vicdanı totaliter işleyenler, belirsiz bir ihtimalle, kanlar içinde yerde yatan bir gerçeği ayna kefeye koyabiliyorlar, bir kelimeyle bir el bombasını aynı terazide tartabiliyorlar. Ergenekon davası, bombalar ve cesetler üzerinden, parti kapatma davası niyetler üzerinden yürüyor. Niyetle cesedi aynı kefeye koyan vicdan, halkın vicdanı değildir. Yasa ve yargı ne karar verirse versin, halk adaletli hükmünü vermiştir. Niyetle cesedi bundan bÖyle aynı terazide tartamayacaklar. Sakin ve itidalle yeni bir Anayasa yapılmasını bekleyecektir." diye konuştu.
Aylardır süren huzursuzluk, darbe günlükleri, bombalar, cesetler, parti dergi ve sendika kapatmaları karşısında neden aynı duyarlılığı gÖstermediklerini soran USLU, şÖyle konuştu: "Cumhuriyet mitinglerini canlı yayınlarla tüm ülkenin gÖzüne sokmaya çalışanlar, Malatyadaki 100 bin kişinin vicdanı ile ilgilenmediler. Biliyorum ki Samsundaki 100 binleri de haber değeri olarak gÖrmeyecekler. Malatya mitinginde sesimizi doymayanlar, Demokrasiye saygı ve Yeni Anayasa talebimizi dikkate almayanlar şimdi büyük bir gayretkeşlik içindeler. Amacımıza ilişkin farklı senaryolar kuruyorlar, bizi bir oyunun parçası haline getirmek istiyorlar. Bu spekülatif yorumları yapanlara sesleniyorum: "Bu toplum, 1960ların, 1970lerin toplumu değildir. Mitingler, toplumsal dinamiklerin demokratif refleksidir."
MİLLİ İRADENİN ASLINI KİMSE BOZAMAZ
Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen Ortak Akıl Mitingi’nde konuşan Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ahmet GüNDOĞDU, Anadolu insanının Samsun’dan başlattığı mücadeleyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açtığını belirterek, ortaya koyulan bu eylemle millî iradenin taçlandırıldığını sÖyledi. Demokrasimizin kuruluş mayası olan millî iradenin aslını bozmaya kimsenin gücünün yetmeyeceğini vurgulayan GüNDOĞDU, “Bu meydan millî iradenin sahipsiz olmadığının gÖstergesidir” dedi. Türkiye Cumhuriyeti’nin gelecekteki sahibinin gençler ve çocuklar olduğunu hatırlatan GüNDOĞDU, ülke insanına düşen en Önemli gÖrevin gençlere ve çocuklara nasıl bir ülke bırakacaklarının olduğunu kaydetti.
BU MEYDANLAR BüYüK TüRKİYE’DEN YANADIR
GüNDOĞDU şÖyle konuştu: “Millî iradenin hâkim olduğu bir ülke mi, millî iradenin yok sayıldığı bir ülke mi? Hukukun üstünlüğünün esas alındığı bir ülke mi, anayasanın hükümlerinin ihlal edildiği bir ülke mi? Tam demokrasinin var olduğu bir ülke mi, çetelerin her alanda cirit attığı bir ülke mi? İnsan haklarının anayasanın teminatı altında olduğu bir ülke mi, yoksa sürekli ihlal edildiği, eğitim hakkının bile verilmediği bir ülke mi? Evrensel değerlerle bütünleşen, dünyaya açılan, bÖlgesinde lider bir ülke mi, içine kapanarak geri kalan bir ülke mi? Bu meydanlar Özgürlüklerin genişletildiği, doya doya yaşandığı bir ülkeden yanadır. Yasakların olmadığı bir ülkeden yanadır. Adaletin ve refahın sağlandığı bir ülkeden yanadır. Kayıtsız şartsız egemenliğin millette olduğu bir ülkeden yanadır. Bu meydanlar büyük Türkiye’den yanadır.”
MİLLET DEFOLU DEMOKRASİ İSTEMİYOR
Millî iradeye yÖnelik sergilenen tavırları hayretle izlediklerini ifade eden GüNDOĞDU, fildişi kulelerine çekilmiş toplum mühendislerine de seslenerek bu gidişata seyirci kalınacağını sanmamaları ve hayallere kapılmamaları uyarısında bulundu. GüNDOĞDU, “Siz toplum mühendisleri hangi planı yaparsanız yapın planlarınız millî iradeye çarparak geri dÖnecektir. Bu millet defolu demokrasi değil, tam demokrasi istiyor. Milletin değerlerinden bihaber toplum mühendislerine bu meydandan sesleniyoruz: Ne kadar hesap ederseniz edin, bÖlün, toplayın, çarpın, çıkartın ama şunu bilin ki hiç bir şey elde edemeyeceksiniz. çünkü milletimiz demokrasi ve iradesine sahip çıkmaktadır” dedi.
OYNANAN OLUNLARIN SON KULLANMA TARİHİ GEçMİŞTİR
GüNDOĞDU konuşmasını şÖyle sürdürdü: “Ey toplum mühendisleri!.. Birbiriyle sorunlu ve kamplara ayrılmış bir toplum, kendi değerleriyle kavgalı ve küs bir sistem, içine kapanmış, dünyadan kopuk bir ülke yaratmak için uğraşmayın. Bu projelere aziz milletimiz geçit vermeyecektir. Bu oyunların son kullanma tarihi geçmiştir. Bunu artık anlayın, gÖrün. Milleti dizayn etmekten, milli iradeye ipotek koymaktan vazgeçin. Bu meydanlardaki ortak aklın sesine kulak verin. Biz bu ortak aklın süregelen ezberi bozacağına inanıyoruz, ülkemizin Önünü açacağına inanıyoruz. çünkü ortak akıl Türkiye’nin sağduyusudur. Milletimizin sesidir, vicdanıdır. Bu sesi gÖrmemiş gibi hareket edenler ya da gÖrüp çamur atmaya kalkanlar, milletin ortak aklının karşısında duramayacaktır. Milletçe sarsıntılı bir süreçten geçiyoruz. Millete ait makamlardan millete yÖneltilen bakışların yakıcı, boğucu etkisi altındayız. ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ esasıyla kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşları olarak devletin millete bugünkü bakışının şaşkınlığını yaşıyoruz. Bugün bu meydanda milletin geleceğine karar verecek olan yine millettir demek için bulunuyoruz. Millet olarak irademizin sahibiyiz, vesayeti kabul etmiyoruz demek için bir aradayız ve haykırıyoruz: Kayıt da yok, şart da yok. Egemenlik milletindir.”
DEMOKRASİMİZ TEHDİT EDİLİYOR
Konuşmasında ülkenin militan demokrasi tanımıyla karşı karşıya getirildiğine de dikkat çeken Ahmet GüNDOĞDU, demokrasinin tehdit edildiği günleri tekrar yaşadıklarını sÖyledi. Demokrasinin Özünde Özgürlüklerin, sivilleşmenin ve refahın olduğuna işaret eden GüNDOĞDU, “İnsanların kendilerini geliştirmesinin Önündeki engelleri kaldırma felsefesi vardır. Şimdi bazıları çıkıp bu ülkeyi seçkinler yÖnetecek, Anadolu’nun bağrından yükselen milletin değerlerine dayanan sivil ve siyasal yapılar da nereden çıktı demektedirler. Elitist demokrasi sÖylemlerinden dem vurmaktadırlar. Fakat bunların asıl derdi millet iradesini yok saymaktır. Milletimiz bu anti demokratik girişimlere geçit vermeyecektir. Demokrasinin kesintiye uğratılmasına müsaade etmeyecektir” diye konuştu.
DARBELİ DEMOKRASİLERE GEçİT YOK
Kim iktidar olursa olsun ‘ülkeyi yine de biz yÖnetiriz’ diyenlerin bu oligarşik yapısının egemenlik anlayışına milletin dur diyeceğini belirten GüNDOĞDU, “Bu meydanlardan ilan ediyoruz; ülkemizde egemenliğin kaynağı milletin iradesine dayanmaktadır. İçerden ve dışardan hiçbir güç ve mahfil bunu değiştiremeyecektir. Oluşturulmaya çalışılan egemenlik krizine, darbeli demokrasilere müsaade etmeyeceğiz, milletimiz de etmeyecektir. Anti demokratik dÖnemlerin kazananı yoktur, millet kaybetmiştir, ülke kaybetmiştir, devlet kaybetmiştir. Bundan sonra olumsuz süreçlerin oluşmasına sivil inisiyatif ve ortak akıl hareketi olarak izin vermeyeceğiz.” dedi. GüNDOĞDU, “Milletimiz oynanan oyunların farkındadır, senaristleri bilmektedir. Oyuncuları tanımaktadır. Figüranların kim olduğu da açıktır. BÖlgemizde ve dünyada güçlü olmalıyız. Aynı zamanda refah içinde yaşamalıyız. Bu da güçlü bir demokrasiden geçmektedir. ülkemizde demokratik geleneğin oluşmasının yolu milli iradeye dayanan yeni bir anayasadır” şeklinde konuştu.
DARBECİLER YARGILANSIN
Oluşturulacak yeni anayasanın sivil, katılımcı, Özgürlükçü ve milleti kucaklayıcı olması gerektiğinin üzerine basan GüNDOĞDU, Anayasa’nın “İnsanı yücelt ki devlet yaşasın” anlayışıyla hazırlanması gerektiğine vurgu yaptı. Darbecilerin yargılanmasının Önünün açılması gerektiğini kaydeden GüNDOĞDU, hiç kimsenin kılık ve kıyafetinden dolayı eğitim ve Öğretim hakkından mahrum bırakılmaması gerektiğini sÖyledi.
Samsun Cumhuriyet Meydanında 14 ilden 10 binlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirilen Ortak Akıl Hareketi mitingi, hiçbir olumsuzluk yaşanmadan sona erdi.