İSLÂM ÂLEMİNİN MEVLİD KANDİLİ KUTLU OLSUN
İnsanlığın kurtuluşu için gÖnderilen son ve en büyük peygamber, bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) 571 yılında Kameri aylardan Rebiül-evvel ayinin 12.gecesi doğmuştur. Milâdî takvime gÖre ise bu, 571 yılı Nisan ayinin yirmisine rastlamaktadır. Bu mübarek geceye " Mevlid Kandili " denir. Onun doğduğu çağda dünyanın her tarafında cehalet, zulüm ve ahlâksızlık almış yürümüş, Allah inancı unutulmuş, insanlık korkunç ve karanlık bir duruma düşmüş, dünya yaşanmaz hale gelmişti.
Onun doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır. O gecenin sabahı gerçekten de feyizli bir sabahtı. İnsanlık için yepyeni bir gün doğmuş, aydınlık bir devir açılmıştı. Bir fazilet güneşi ve hidayet meşalesi olan sevgili peygamberimizin gÖnderilisi, Yüce Allahın bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisidir. Bu hususta Kuran-i Kerimde sÖyle buyrulmuştur:
"Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah’ın ayetlerini okuyan, (kÖtülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizleyen, kendilerine Kitap ve hikmeti Öğreten bir Peygamber gÖndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Hâlbuki daha Önce onlar apaçık bir sapıklık içinde idiler. " (Âl-i İmrân, 164)
Bu gece, Müslümanlar arasında yüz yıllardan beri büyük bir coşku ile kutlanmakta, Sevgili Peygamberimiz derin bir saygı ile anılmaktadır. Süleyman çelebi tarafından yazılan ve asil adi " Vesiletünnecat " olan Mevlid kitabi Onun doğumunu, üstünlüğünü ve mucizelerini en güzel bir şekilde dile getiren değerli bir eserdir.
Peygamberimizin doğum yıldÖnümlerinde okunan mevlitleri saygı ile dinlemek, Onun mübarek ruhuna salât ve selâm okumak hiç şüphesiz büyük milletimizin Sevgili Peygamberimize olan engin sevgi ve bağlılığının bir ifadesidir.
Bununla beraber, Onun ahlâk ve fazilet dolu hayatini Öğrenmek ve kendimize Örnek almak basta gelen gÖrevlerimizdendir. Asil o zaman Onun sevgisini ve hoşnutluğunu kazanmış oluruz.
Unutmayalım.
(Diyanet İşleri Başkanlığı sitesinden alıntılanmıştır.)